Bâbertî Şerhul-Akîdetit-Tahâviyye (Yeni Dizgi - Tahkîkli)
Baberti (Şerhu’l-Akideti’t-Tahaviyye), meşhur âlim Ekmelüddin el-Baberti tarafından İmam Ebu Ca‘fer et-Tahavi’nin klasik kelâm tasnifine göre yazdığı akide metni üzerine kaleme aldığı bir şerhtir. Bu güzide eser, Tahâvî Rahimehüllâh’ın -Akidetü’t-Tahaviyye- olarak da meşhur olan -Beyânü ‘Akâ’idi Ehli’s-Sünne ve’l-Cemâ‘a- adlı eserinin en önemli şerhlerindendir.
EL-AKİDETÜ’T-TAHAVİYYE
Hanefî fakihlerinden Ebu Ca‘fer et-Tahavi’nin akaide dair kaleme aldığı risâlesidir. Bu eserin asıl ismi -Beyânü ‘Akâ’idi Ehli’s-Sünne ve’l-Cemâ‘a-dır. Risâlede, başta tevhid konusu olmak üzere çeşitli kelâm meseleleri klasik kelâm tasnifi içinde ve selef metoduyla incelenmiştir. Genellikle Ebû Hanîfe ile önde gelen öğrencilerinden Ebû Yûsuf ve Muhammed’in görüşlerine ağırlık verilmiştir. Eserde, Sünnîliğin şiârı kabul edilen ve inanılması zaruri görülen hususlar tartışmasız olarak, kısa fakat anlamca zengin cümlelerle ifade edilmiştir. Bu nadide eser (el-Akidetü’t-Tahaviyye), Ebû Hanîfe’ye nisbet edilen itikâdî görüşleri ilk ve en doğru şekliyle tespit eden kaynaklardan biri olması bakımından özel bir değer taşımaktadır. Eserde öncelikle Allah’ın birliği zât ve sıfatlar açısından ele alınmış, Nübüvvet konusunda sadece Hz. Muhammed’in peygamberliği anlatılmış, Kur’ân, Kader, istitaat gibi konular işlenmiş, Ashâb-ı Kirâmı sevmenin önemi arz edilmiş olup ve eserin sonunda ise Müşebbihe, Cebriyye, Cehmiyye ve Kaderiyye gibi fırkaların görüşlerinden sakınmak gerektiğine de işaret edilmiştir. el-Akidetü’t-Tahaviyye, Ehl-i Sünnet âlimleri arasında haklı bir şöhrete sahip olmakla beraber tespit edilebilen on iki şerhi vardır. Bunların arasında -Baberti (Şerhu’l-Akideti’t-Tahaviyye)- şerhi ise en meşhur şerhlerden bir tanesidir.
TAHAVİ RAHİMEHÜLLAH (ö. 321/933)
Hanefî mezhebinin büyük fakihi ve muhaddislerinden biri olan Ebu Ca‘fer et-Tahavi Rahimehüllâh, 10 Rebîülevvel 239 tarihinde Mısır’ın güneyinde Aşağı Saîd bölgesinde Nil nehrinin batı yakasındaki Üşmûneyn’e bağlı Tahâ köyünde dünyaya gelmiştir. Nispetiyle beraber tam olarak ismi, Ebû Ca‘fer Ahmed b. Muhammed b. Selâme el-Ezdî el-Hacrî el-Mısrî et-Tahâvî’dir. Hanefi mezhebinde müctehid seviyesinde olan Tahavi Rahimehüllâh, aslen Arab olan bir aileye mensub olup baba tarafından Ezd kabilesine, anne tarafından Müzeyyine kabilesine bağlıdır. Anne tarafından âlimler yetiştiren köklü bir aileye mensûb olup, dayısı, imam Şafiî hazretlerinin talebelerinden meşhur büyük âlim Müzenî’dir. Muhtereme annesi imam Şafiî hazretlerinin ilim meclisine, kadınlar için ayrılan yerlerde ilme devam eden mümtaz birisidir.
İlmi Şahsiyeti
Tahavi Rahimehüllâh, ilim muhitinde doğmuş ve yetişmiştir. Temel eğitimini ailesinden aldıktan sonra ilk eğitimini Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. Muhammed b. Amrûs’tan almış ve ardından Halef b. Hişâm’ın kıraatini Mûsâ b. Îsâ’dan okumuştur. Kendisinden bu kıraati Hişâm b. Muhammed b. Kurre el-Mısrî rivayet etmiştir. Şüphesiz imam Tahâvî’nin ilim hususunda yetişmesinde ilk hadis ve fıkıh derslerini aldığı dayısı Müzenî Rahimehüllâh olmuştur. el-Akidetü’t-Tahaviyye, Ahkâmü’l-Kur’ân, Me‘âni’l-Âsâr, Müşkilü’l-Âsâr gibi nadide eserlerin sahibi Tahavi Rahimehüllâh, başlangıçta Şâfiî mezhebine müntesipken (hatta dayısı Müzeni’den imam Şâfiî’nin Kitâbü’s-Sünen’ini rivayet etmiştir) sonraları 20 yaşlarındayken Hanefî mezhebine geçmiştir. Mezhep değiştirmesinde, Müzenî Rahimehüllâh’ın sürekli biçimde Ebû Hanîfe’nin kitaplarını incelediğini görmesinin etkili olduğu söylenilmiştir. Tahavi Rahimehüllâh bir müddet sonra dayısının dersleri bırakıp 260 yılında Mısır’a kadı olarak tayin edilen Ebû Ca‘fer Ahmed b. Ebî İmrân el-Bağdâdî’nin derslerine 20 yıl kadar devam edip Hanefî mezhebini (usul ve inceliklerini) öğrenmiştir. Şunu da belirtelim ki imam Tahavi, babasını ve büyük ünlü Şafiî fakihi olan dayısı Müzenî’yi 264 yılında kaybetmiştir. Kardeşlerinin olup olmadığı bilinmemektedir. Tahavi, seyyide bir hanımefendiyle evlenmiş ve bu evlilikten Ali isminde bir evladı olmuştur. Ebu Ca‘fer et-Tahavi Rahimehüllâh’ın fıkıh ilminin yanında önde geldiği alanlardan biri de hiç şüphesiz hadis ilmidir. Nitekim hadislerin ve hadis ilimlerinin tedvin edildiği bir dönemde yaşamıştır. Eserleri incelendiğinde nâsih-mensuh, ilelü’l-hadîs, garîbü’l-hadîs, te’vîlü muhtelifi’l-hadîs, cerh ve ta‘dîl gibi konularda söz sahibi olduğu görülmüştür. Aynı şekilde 300’ü aşkın hadisçiden rivayette bulunduğu kaydedilmiştir.
Hadis Hocalarından Bazıları
- Müzenî (Dayısı-Meşhur Şâfiî fakihi).
- Nesâî.
- Ebû Hâzim el-Kâdî.
- Bekkâr b. Kuteybe.
- Muhammed b. Huzeyme b. Râşid el-Basrî.
- Rebî‘ b. Süleyman el-Cîzî.
- Îsâ b. İbrâhim el-Gâfikî.
- Yûnus b. Abdüla‘lâ.
- Ebû Abdullah İbn Abdülhakem.
- Rebî‘ b. Süleyman el-Murâdî.
- Ebû Zür‘a ed-Dımaşkî.
- Süleyman b. Şuayb el-Keysânî.
Talebelerinden Bazıları
- Ebû Bekir ed-Dâmegânî. (Kendisinden fıkıh tahsil eden talebesi).
- Ebü’l-Hasan Ali (oğlu).
- Ebû Saîd İbn Yûnus.
- Ebû Muhammed Abdülazîz b. Muhammed et-Temîmî el-Cevherî.
- Muhammed b. Bedr el-Kinânî.
- İbnü’l-Haşşâb el-Bağdâdî.
- Ebû Bekir Mekkî b. Ahmed b. Sa‘dûye el-Berdaî.
- Ebü’l-Kâsım Mesleme b. Kâsım el-Kurtubî.
- Kâdî Ebü’l-Kâsım Ubeydullah b. Ali ed-Dâvûdî.
- Ebû Muhammed Hasan b. Kâsım b. Abdurrahman el-Mısrî.
- İbnü’l-Mukrî el-İsfahânî.
- Taberânî.
- İbn Adî.
- Meymûn b. Hamza el-Ubeydilî.
- Ebû Ca‘fer en-Nehhâs.
Üste zikrettiğimiz Tahavi Rahimehüllâh’ın talebeleri arasında kendisinden fıkıh tahsil etmiş meşhur âlimler bulunmakla birlikte talebelerinin büyük çoğunluğunu ondan hadis rivayet eden kişiler oluşturmaktadır. Son söz olarak imam Tahavi, 321 tarihinde Zilkade ayının başında vefat etmiş ve Kahire’nin Karâfe semtinde Sefhulmukattam’a defnedilmiştir. “Mevlâ Teâlâ Razı olsun ve Daimî Rahmet Tecellileriyle Şereflendirsin.”
Kıymetli Eserlerinden Bazıları
- el-Akidetü’t-Tahaviyye.
- Ahkâmü’l-Kur’ân.
- Me‘âni’l-Âsâr.
- Müşkilü’l-Âsâr.
- Sünenü’ş-Şâfi‘î (es-Sünenü’l-Me’s̱ûre).
- Kitâbü’t-Tesviye beyne Haddesenâ ve Ahberenâ
- el-Muhtasar.
- İhtilâfü’l-‘Ulemâ’ (el-İḫtilâf beyne’l-‘Ulemâ’).
- eş-Şürûtü’l-Kebîr.
- eş-Şürûtü’s-Sagîr.
EKMELÜDDİN EL-BABERTİ (ö. 786/1384)
Hanefî fakihlerinden Ekmelüddin el-Baberti 710’dan (1310) sonra Bayburt’a doğmuştur. Nispetiyle beraber tam olarak ismi, Ekmelüddîn Muhammed b. Mahmûd b. Ahmed el-Bâbertî er-Rûmî el-Mısrî’dir. Memleketi olan Bayburt’a nisbetle Bâbertî, Anadolu’ya nisbetle Rûmî, Mısır’da (Kahire) vefat etmiş olması sebebiyle de Mısrî nispetleriyle anılmaktadır.
İlmi Şahsiyeti
Baberti Rahimehüllâh, tahsil hayatına erken yaşlarda Anadolu’da başlamıştır. Daha sonra ilmini ikmal için Haleb’e gitmiş, oradan (740’tan [1339] sonra takriben otuz yaşlarında iken ilim ve kültür merkezi) Kahire’ye giderek Kâkî, Ebû Hayyân el-Endelüsî, Mahmûd b. Abdurrahman el-İsfahânî ve İbn Kudâme el-Makdisî gibi meşhur âlimlerden ders okumuştur. Fıkıh ilminde hocası olan Kâkî kanalıyla imam Ebû Yûsuf ve Ebû Hanife’ye kadar uzanan bir zincir içinde yer almıştır. Meşhur Şerhu’l-Akideti’t-Tahaviyye sahibi Baberti Rahimehüllâh, Fıkıh, hadis, kelâm ilimlerine, ayrıca Arap dili ve edebiyatına son derece vâkıf ilmi kişilik sahibidir. Nitekim ilimdeki derinliği ve dehasıyla şöhret bulmuş ve bu münasebetle çeşitli bölgelerden talebeler kendisine akın ederek ilminden istifade etmeye çalışmıştır. Baberti Rahimehüllâh, Seyyid Şerîf Cürcânî, Molla Fenârî ve Bedreddin Simâvî gibi meşhur âlimlerin de bulunduğu birçok talebe yetiştirmiştir. Kendisi Hanefî mezhebinin muhakkik âlimleri arasında önemli bir yere sahip olup, aynı zamanda Mâtürîdî itikad ekolünün de güçlü muhakkik ve şârihlerinden birisidir. Kendisine yapılan kadılık tekliflerini (mütevazi bir şekilde) geri çevirmiş olmasına rağmen, her zaman devlet erkanıyla iyi ilişkiler kurmuş, Sultan Berkuk ve Emîr Şeyhû’dan büyük bir dostluk, muhabbet ve saygı görmüştür. Ömrünü ilme adamış, fıkıh, hadis, kelam vb. ilimlerde ün yapmış olan Baberti Rahimehüllâh, 19 Ramazan 786’da (4 Kasım 1384) takriben yetmiş altı yaşlarındayken Kahire’de vefat etmiştir. “Mevlâ Teâlâ Ondan Razı Olsun, Mekanını Cennet Eylesin.”
Eserleri
Baberti Rahimehüllâh yetmiş altı yıl süren ömründe kırkı aşkın güzide eser kaleme almış olup büyük bir kısmı şerh ve haşiye niteliğindedir. Nadide eserleri şöyledir:
- Şerhu’l-Akideti’t-Tahaviyye (Baberti).
- el-Maksad fi’l-Kelâm.
- el-İrşâd fî Şerhi’l-Fıkhi’l-Ekber.
- Şerhu ‘Umdeti’l-‘Akâ’id li’n-Nesefî.
- Şerhu Vasıyyeti’l-İmâmi’l-A‘zam.
- el-‘İnâye.
- Şerhu’t-Telhîs.
- Şerhu Telhîsi’l-Câmi‘i’l-Kebî
- Telhîsü’t-Telhîs.
- Şerhu’s-Sirâciyye.
- et-Takrîr ‘alâ Usûli’l-Pezdevî.
- en-Nukûd ve’r-Rüdûd fî Şerhi Müntehe’s-Sûl ve’l-Emel fî ‘İlmeyi’l-Usûl ve’l-Cedel.
- Şerhu Menâri’l-Envâr.
- Tuhfetü’l-Ebrâr fî Şerhi Meşâriki’l-Envâr fi’l-Cem‘ Beyne’s-Sahîhayn.
- Hâşiyetü’l-Keşşâf.
- Risâle fî Ashâbi’l-Ehvâ ve’l-Bid‘a.
- Şerhu Elfiye İbn Mu‘tî.
Eserin (Baberti) Hazırlanış Şekli
- Üç nüshadan mukabele edilerek hazırlanıldı.
- Karıştırılması muhtemel kelimeler harekelendirildi.
- Âyet-i kerimelerin referansları yapıldı.
- Hadis-i şeriflerin tahricleri yapıldı.
- İsmi geçen âlimlerin kısaca hal tercümesi yapıldı.
- Şiirlerin referansı yapıldı.
- Zikredilen fırkalar hakkında bilgi verildi.
- Mümkün mertebe nakledilen malumat için referanslar yapıldı.
- Kapalı, müşkül, zor yerlerin beyanı sadedinde dipnot eklendi.
- Konu içerikli başlıklar ve paragraflandırma yapıldı.
- Ayet, hadis, a’lam ve konu fihristleri eklendi.